ABD Merkez Bankası (FED): Difference between revisions

From binaryoption
Jump to navigation Jump to search
Баннер1
(@pipegas_WP)
 
(No difference)

Latest revision as of 06:07, 31 March 2025

ABD Merkez Bankası (FED)

ABD Merkez Bankası (Federal Reserve System – FED), Amerika Birleşik Devletleri'nin merkez bankasıdır. 1913 yılında kurulmuş olup, ülkenin para politikasını yönetmek, finansal sistemin istikrarını sağlamak ve ödeme sistemlerini denetlemek gibi kritik görevleri üstlenir. FED, bağımsız bir kurumdur ve hükümetten doğrudan talimat almaz. Bu bağımsızlık, siyasi baskılardan uzak bir şekilde ekonomik kararlar alabilmesini amaçlar. FED, hem hükümetin hem de özel bankaların bir karışımı olan benzersiz bir yapıya sahiptir.

Tarihçe

1907 banka panikleri serisi, Amerika Birleşik Devletleri'nde merkezi bir bankacılık sistemine duyulan ihtiyacı açıkça ortaya koymuştur. Bu panikler, finansal sistemin kırılganlığını ve istikrarsızlığını göstermiş ve bir düzenleme mekanizmasının gerekliliğini vurgulamıştır. Bu ihtiyacı karşılamak için 1913 yılında Woodrow Wilson yönetimi döneminde Federal Rezerv Yasası kabul edilerek FED kurulmuştur.

İlk başlarda FED'in yapısı ve yetkileri tartışmalıydı. Bankacıların ve hükümetin çıkarlarını dengeleme çabaları, karmaşık bir sisteme yol açmıştır. Ancak zaman içinde FED, Amerikan ekonomisinin ayrılmaz bir parçası haline gelmiş ve küresel finans piyasalarında önemli bir rol oynamaya başlamıştır.

Yapısı

FED, üç ana bileşenden oluşur:

  • Federal Rezerv Kurulu (Board of Governors): Yedi üyeden oluşur ve Başkan tarafından atanır, Senato tarafından onaylanır. Bu kurul, FED'in para politikasını belirleyen ve denetleyen en üst düzey organdır.
  • Federal Rezerv Bankaları (Federal Reserve Banks): Ülke genelinde 12 bölgede yer alır. Bu bankalar, üye bankalara hizmet verir, nakit dolaşımını sağlar ve bölgesel ekonomik koşulları izler. Her bir Federal Rezerv Bankası'nın kendi yönetim kurulu vardır ve bu kurullar, bölgesel ekonominin temsilcilerinden oluşur.
  • Federal Açık Pazar Komitesi (Federal Open Market Committee - FOMC): FED'in para politikasını uygulayan organıdır. Kurul üyeleri ve 5 Federal Rezerv Bankası başkanlarından oluşur. FOMC, açık pazar işlemleri yoluyla faiz oranlarını ve para arzını kontrol eder.

Görevleri

FED'in başlıca görevleri şunlardır:

  • Para Politikası Oluşturmak: Enflasyonu kontrol altında tutmak ve istihdamı maksimize etmek amacıyla faiz oranlarını ve para arzını ayarlamak.
  • Finansal İstikrarı Sağlamak: Bankaları ve finansal kurumları denetlemek, sistemik riski azaltmak ve finansal krizleri önlemek.
  • Ödeme Sistemlerini Denetlemek: Ülke genelindeki ödeme sistemlerinin güvenli ve verimli bir şekilde çalışmasını sağlamak.
  • Bankaların Denetimi: Üye bankaları düzenlemek ve denetlemek.
  • Hükümetin Bankacısı Olarak Görev Yapmak: Hükümetin bankacılık işlemlerini yürütmek ve Hazine Bakanlığı'na mali danışmanlık sağlamak.

Para Politikası Araçları

FED, para politikasını uygulamak için çeşitli araçlar kullanır:

  • Açık Pazar İşlemleri (Open Market Operations): En sık kullanılan araçtır. FOMC, devlet tahvillerini alıp satarak para arzını ve faiz oranlarını etkiler. Tahvil alımı, para arzını artırırken faiz oranlarını düşürür; tahvil satımı ise tersi etkiyi yaratır.
  • İskonto Oranı (Discount Rate): FED'in üye bankalara borç verdiği faiz oranıdır. İskonto oranının düşürülmesi, bankaların daha kolay kredi almasını ve para arzının artmasını sağlar.
  • Zorunlu Karşılıklar (Reserve Requirements): Bankaların mevduatlarının belirli bir yüzdesini FED'de tutmaları zorunluluğudur. Zorunlu karşılıkların düşürülmesi, bankaların kredi verme kapasitesini artırır ve para arzını genişletir.
  • Faiz Koridoru (Interest Rate Corridor): FED'in faiz oranlarını belirli bir aralıkta tutmak için kullandığı bir stratejidir. İskonto oranı ve Fed Funds rate arasındaki fark, bu koridorun sınırlarını oluşturur.
  • Kantitatif Gevşeme (Quantitative Easing - QE): Geleneksel para politikası araçlarının etkili olmadığı durumlarda kullanılan bir yöntemdir. FED, uzun vadeli devlet tahvillerini ve ipoteğe dayalı menkul kıymetleri alarak para arzını artırır ve uzun vadeli faiz oranlarını düşürür.

FED ve İkili Opsiyonlar

FED'in para politikası kararları, ikili opsiyonlar piyasasını doğrudan etkiler. Faiz oranlarındaki değişiklikler, döviz kurları, emtia fiyatları ve hisse senedi piyasaları gibi varlıkların fiyatlarını etkileyerek ikili opsiyonların değerini değiştirir.

  • **Faiz Oranı Artışı:** Genellikle doların değerini artırır, hisse senedi piyasalarını olumsuz etkileyebilir ve emtia fiyatlarını düşürebilir. Bu durum, ilgili varlıklar üzerindeki "put" opsiyonlarının değerini artırabilir.
  • **Faiz Oranı Azalışı:** Genellikle doların değerini düşürür, hisse senedi piyasalarını olumlu etkileyebilir ve emtia fiyatlarını artırabilir. Bu durum, ilgili varlıklar üzerindeki "call" opsiyonlarının değerini artırabilir.
  • **Kantitatif Gevşeme (QE):** Para arzını artırarak enflasyonu tetikleyebilir ve riskli varlıkların (hisse senetleri, emtialar vb.) fiyatlarını yükseltebilir. Bu durum, ilgili varlıklar üzerindeki "call" opsiyonlarının değerini artırabilir.

İkili opsiyon ticareti yapan yatırımcılar, FED'in para politikası kararlarını yakından takip etmeli ve bu kararların piyasalar üzerindeki etkilerini doğru bir şekilde analiz etmelidir. Teknik analiz, temel analiz ve hacim analizi gibi araçlar, FED'in kararlarının etkilerini anlamak ve doğru yatırım kararları vermek için kullanılabilir.

FED'in Bağımsızlığı

FED'in bağımsızlığı, para politikasının siyasi baskılardan uzak bir şekilde belirlenmesini sağlar. Bu bağımsızlık, uzun vadeli ekonomik istikrarı korumak için önemlidir. Ancak FED'in bağımsızlığı da zaman zaman eleştirilere konu olur. Eleştirmenler, FED'in şeffaflık eksikliği ve hesap verebilirliğinin az olması gibi sorunlara dikkat çekerler.

Son Yıllardaki Gelişmeler

2008 finans krizi ve COVID-19 pandemisi dönemlerinde FED, ekonomiyi desteklemek için alışılmadık para politikası önlemleri almıştır. Bu önlemler arasında sıfır faiz oranları, kantitatif gevşeme ve yeni kredi programları yer almıştır. Bu önlemler, ekonominin toparlanmasına yardımcı olmuş ancak aynı zamanda enflasyonu da artırmıştır.

2022 ve 2023 yıllarında, yükselen enflasyonla mücadele etmek için FED, agresif bir şekilde faiz oranlarını artırmaya başlamıştır. Bu durum, küresel finans piyasalarında dalgalanmalara neden olmuş ve resesyon riskini artırmıştır.

Gelecek Beklentileri

FED'in gelecekteki para politikası, enflasyonun seyri, istihdam durumu ve küresel ekonomik koşullar gibi faktörlere bağlı olacaktır. FED'in enflasyonu kontrol altında tutarken ekonomik büyümeyi desteklemesi, zorlu bir denge kurmayı gerektirecektir.

İlgili Konular

İlgili Stratejiler, Teknik Analiz ve Hacim Analizi

Şimdi işlem yapmaya başlayın

IQ Option'a kaydolun (minimum depozito $10) Pocket Option'da hesap açın (minimum depozito $5)

Topluluğumuza katılın

Telegram kanalımıza abone olun @strategybin ve şunları alın: ✓ Günlük işlem sinyalleri ✓ Özel strateji analizleri ✓ Piyasa trendleri hakkında uyarılar ✓ Başlangıç seviyesi için eğitim materyalleri

Баннер